Mikropenis Nedir? Nedenleri ve Tedavisi Nedir?

Oldukça nadir karşılaşılan bir durum olan mikropenis, sıklıkla genetik faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan bir durumdur. Her 1000 erkekten 6’sında görülen bu durum genetik faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabileceği gibi, hormonal bozukluklarla da meydana gelebilir. Günümüzde mikropenis tedavisinde kullanılan yöntemlerde başarı oranı son derece yüksektir.

Ereksiyon haline olan penisin 9.3 cm ya da daha kısa olması mikropenis olarak adlandırılır. Mikropenis probleminin fark edilmesi genellikle erkek cinselliğinin başladığı ergenlik döneminde gerçekleşir. Bu durumun bir problem olarak algılanması erkeklerde penis uzunluğu hakkında sahip olunan farkındalığın artması ile gerçekleşir. Mikropenisin ortaya çıktığı hastalardan bazılarında penis idrar fonksiyonlarını bile yerine getiremeyecek kadar küçük olabilir. Bazı hastalarda ise yalnızca cinsel fonksiyon bozukluklarına yol açar. Bazı erkekler pek çok nedene bağlı olarak mikropenis rahatsızlığı yaşadığını düşünebilir fakat mikropenis vakaları ile karşılaşılması durumu son derece nadirdir.

Mikropenis teşhisi genellikle bebeğin doğumu ile birlikte konulur. Bu noktada ailenin konunun üzerine düşmesi ve bir uzman kontrolünde tedavi sürecinin planlanması gerekir. Bir diğer yandan pek çok erkeğin penisi küçük olabilir fakat mikropenis tedavisi edilmesi gereken tamamen farklı bir durumdur. Eğer yeni doğmuş bir bebeğin penisi 2 cm’den daha kısa ise, mikropenis teşhisi konulabilir. Yeni doğan bebeklerde ortalama penis uzunluğu 2 cm ile 3.5 cm arasında kabul edilir. Eğer mikropenis hormonal problemlere bağlı olarak meydana gelmişse, bu durumda çocukların gelişimi sırasında farklı belirtilere rastlamak mümkündür.

Bugüne kadar karşılaşılan mikropenis vakalarının en yaygın nedeni hormon bozuklukları olarak değerlendirilir. Örneğin testosteron hormonunun salgılanması konusunda yapısal problemler bulunuyorsa, mikropenis ortaya çıkabilir. Bir diğer yandan mikropenis durumunun ortaya çıkması genetik faktörlere de bağlı olabilir. Eğer genetik olarak küçük penis boyları söz konusu ise, gelişim sırasında yaşanan küçük anomaliler bile mikropenise neden olabilir. Bu durum bazı fonksiyonel problemler yaratabileceği gibi, özellikle cinselliğin başladığı dönemlerde ciddi psikolojik problemler de yaratabilir.

Penis gelişimi fetüs 8 haftalıkken başlar ve 12 haftalık olana dek büyümeye başlar. Hamileliğin 2. ve 3. aylık olduğu dönemlerde ise erkek hormonları salgılanmaya devam ettiği için penis gelişimi de devam eder. İşte fetüsün gelişim döneminde yaşanabilecek olan genetik ya da hormonal problemler gelişimi olumsuz etkiler ve mikropenis hastalığının ortaya çıkmasına neden olur. Bir diğer yandan mikropenis sorunu yaşayan erkeklerde sperm sayılarının az olduğu ve kısırlık gibi bir durumun da muhtemel olduğu bilinmektedir. Mikropenis yarattığı fiziksel problemlerin yanı sıra yaratmış olduğu psikolojik sorunlar ve özgüven eksikliği ile yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşürür.

Mikropenis teşhisi koymak için fizik muayene yeterlidir. Teşhis çocuk doğduktan sonra konulabileceği gibi, özel yöntemler kullanılarak anne karnındayken de konulabilir. Anne karnındayken tespit edilen mikropenis vakalarında doğum sonrasında uygulanacak tedavi süreci planlanabilir.

Mikropenis çocukluk ya da ergenlik döneminde teşhis edilirse hormon tedavilerine başlanabilir. Çocukluk döneminde başlanan ve ergenlik döneminde de devam eden erkeklik hormonu tedavisi sonucunda penis boyunun ideal olarak kabul edilen ölçülere gelmesi sağlanabilir. Fakat artık hormon tedavileri için geç kalınmış durumdaysa, bu durumda genital estetik operasyonlara başvurulabilir. Penis uzatma ve penis kalınlaştırma operasyonları bunlara örnek olarak gösterilebilir. Bu ameliyatlar sonucunda penis ortalama 3-4 cm kadar uzatılabilir fakat ortaya çıkan sonuçların kişilere göre farklılık göstermesi de muhtemeldir. Penis uzatma ve penis kalınlaştırma ameliyatlarının detayları ise şu şekilde:

Penis Uzatma Ameliyatı

Sağlık durumu penis uzatma ameliyatı uygun olarak erkeklere uygulanır. Bu operasyonda suspansuvar ligament olarak adlandırılan ve penisi karın duvarına bağlayan asıcı bağ yüzde 80 oranında kesilir. Böylelikle penisin normal şartlarda kullanılmayan kısmı da işlevsel hale getirilmiş olur.

Yağ Enjeksiyonu ve Dolgu İle Penis Kalınlaştırma

Eğer penis boyunun uzatılması gerekmiyor, yalnızca penis çapının kalınlaştırılması gerekiyorsa, bu durumda yağ enjeksiyonu uygulanabilir. Kişinin kendisinden alınan yağ dokusunun özel bir işlemden geçirilmesi ile elde edilen doku, penisin altına enjekte edilerek penisin kalınlaşması sağlanır. Fakat penis altına enjekte edilen yağ zaman içerisinde emilir. Bu yüzden bu işlemin özellikle cinsel olarak aktif olunan dönemlerde tekrarlanması gerekebilir. Yağ enjeksiyonuna alternatif olarak geliştirilen yöntemlerden biri de penis dolgusudur. Bu yöntemde içeriğinde hyaluronik asit bulunan özel dolgu maddeleri kullanılır. Bu özel dolgu maddeleri kullanılarak yapılan penis dolgusu işlemlerinin etkisinin daha kalıcı olduğu bilinmektedir.

Mikropenis hastalarında tedavi çocukluk ya da ergenlik döneminde gerçekleştirilebileceği gibi, ilerleyen dönemlerde de cerrahi yöntemlerle mümkündür. Her ne kadar kesin bir tedavi yönteminden bahsetmek mümkün değilse de, günümüzde kullanılan yöntemlerin büyük ölçüde sonuç verdiği söylenebilir. Elbette böyle bir süreçte uzman bir doktor ile çalışmak operasyonun başarı ile sonuçlanması açısından büyük önem taşır.