Üreter taşı, üreterde görülen sert kitlelere denir. Üreter taşı tanısı için hastanın tıbbi geçmişi alınır ve ayrıntılı incelenir.
Üreterler her iki böbreğin toplayıcı sisteminin çıkışından idrar kesesine kadar gelen erişkinlerde yaklaşık 25-28 cm uzunluğunda idrarın böbrekten mesaneye taşınmasını sağlayan organımızdır.
Üreterin 3 yerde darlığı vardır ve taşlar genelde bu darlıklarda takılır. Birincisi böbreğin hemen çıkışında ikincisi büyük damarları çaprazladığı yerde, üçüncüsü ise mesaneye yani idrar kesesine girdiği yerdedir.
Üreter taşı nedir ve nasıl oluşur?
Üreterde genelde taş oluşmaz ancak böbrekte oluşan taşlar üretere gelir ve yukarıda bahsettiğimiz darlıklara takılır. Ancak taşlar üreterde uzun süre kalır ise büyüklükleri artabilir. Üreterde 4 mm nin altındaki küçük taşlar genellikle anatomik bir bozukluk yoksa kendiliğinden düşebilir.
Bir cm nin altındaki taşlar üreter de anormallik yoksa teorik olarak düşme potansiyeline sahiptir. Ancak idrar geçişini engelleyerek tıkanıklığa yol açtı ise acil olarak tedavi edilmesi gerekir. Aksi takdirde üreter taşının yukarı kısmında ve böbrekte idrar birikir, genişlemelere neden olur. Tedavi edilmez ise böbrek yetmezliği gelişir.
Üreter taşları niçin acildir?
Üreter taşları 3 nedenle acildir. Birincisi idar akımına engel olur. Hem üreterin üst kısmı hem de böbrekte genişlemeye neden olarak böbrekte yetmezlik gelişebilir.
İkincisi idrar yolu tıkanıklığına bağlı infeksiyon gelişir ve bu da piyelonefrite bağlı böbrek yetmezliği yapabilir. Üçüncüsü ise çok ağrılıdır. En şiddetli ağrılardan birisidir. Dayanılması zor ağrılar olarak tariflenir.
Üreter taşı hastalığının belirtileri nelerdir?
Üreter taşlarının en önemli belirtisi ağrıdır. Taşın yerine göre ağrının yeri değişebilir. Genellikle karın ağrısı şeklinde başlar sonra hangi tarafta ise o tarafa doğru kendini belli etmeye başlar. Ağrının karakteri yavaş başlar giderek şiddetlenir ve dayanılmaz bir hal alır sonra giderek yavaşlar ve sonra tekrar aynı şekilde tekrarlar. Bu tip ağrıya kolik ağrı diyoruz.
Tıbbi adı da renal yani böbrek koliğidir. Bunun nedeni üreter borucuklarından geçen idrarı üreterler atmak için kasılır önünde taş olduğu ve idrar geçemediği için daha fazla kasılır ve hem üreter hem de böbrek gerilir.
Bu durumda çok şiddetli ağrıya neden olur. Üreter taşları böbrek taşları gibi sessiz değildir ve genellikle gürültülüdür. Diğer belirtiler ise bulantı, kusma, idrarda kanamadır. İnfeksiyon oluşmuş ise ateş de olabilmektedir.
Teşhis
Tanı koymak için öncelikle geçirdiği hastalıklar, geçirdiği ameliyatlar, mevcut ilave hastalıklarını içeren tıbbi geçmiş alınır ve ayrıntılı fizik muayene yapılır. Fizik muayenede taşın olduğu tarafa vurunca şiddetli ağrı olur. Sonra belirtilerin nedenine yönelik idrar-kan tahlili, ultrason, röntgen gereğinde bilgisayarlı tomografi gibi testler yapılır.
Tüm bu değerlendirmelerin sonunda üreter taşı teşhisi konulur ve yöntemi belirlenir. İdrar tahlilinde kanamanın ya da iltihabın olması bize taş hastalığı açısından ipucu verir. Röntgende taşların çoğu görülebilir ancak bazı taşlar görülmez.
Ultrasonografi alt ve üst üreterdeki taşları gösterebilir ancak orta üreterdeki taşları göstermez. Bilgisayarlı tomografi (BT) üreter taşlarını belirlemek için çok önemlidir. BT 2 cm nin üzerindeki taşları hangi seviyede olursa olsun belirleyebilir ve tanı değeri en yüksektir. Dezavantajı radyasyon içermesidir ki bu nedenle 40 yaş altı mümkün olduğu kadar zorunlu değil ise tomografi çektirmemeye çalışırız.
Üreter taşları nasıl tedavi edilir?
Üreterde taşları idrar yolunda tıkanıklığa neden oldu ya da olması muhtemel karakterde ise acil olarak tedavi edilmelidir. Tedavi edilmez ise telafisi zor böbrek yetmezliği sepsis gibi komplikasyonlara yol açabilir.
Bir cm’nin üzerindeki taşların kendiliğinden düşmesi zordur ve tespit edildiğinde tedavi edilmesi gerekir. Bir cm nin altındaki üreter taşları tıkanıklığa, infeksiyona neden olmamış ağrıda yol ise ilaç tedavisi verilerek 2 hafta kadar kendiliğinden düşmesi beklenebilir.
Ancak bu süreç yakından takip edilir. Genellikle 5 mm’nin altındaki taşlar üreterde anatomik bozukluk yok ise kendiliğinden düşer. Taşlar 5-10 mm arasında ise düşme ihtimali vardır ancak yakından takip edilmelidir.
Üreter taşları tedavi yöntemleri nelerdir?
Ureter taşarı 5 mm nin altında ve belirti vermemiş ise ya da ciddi ağrı ve tıkanıklık belirtisi yok ise ilaç tedavisi verilir ve 4 haftaya kadar düşmesi beklenir. Düşmüyor ise taşın yerine göre Ekstrakorporeal şok dalga tedavisi (ESWL) ya da üreterorenoskopi (URS) tedavilerinden birisi tercih edilir. ESWL ile kırılmaz ise URS yapılır.
Taşlar 5-10 mm arasında ise tıkanıklık yapıp yapmamasına ağrı olup olmamasına, infeksiyon durumuna ve taşın yerine göre ya ESWL ya da URS yöntemlerinden birisi tercih edilir. ESWL başarısız ise URS yapılır. Taşlar 1 cm nin üzerinde ise taşın lokalizasyonuna göre ESWL, URS ya da laparoskopik tedavilerden birisi tercih edilir.
ESWL başarısız ise diğer yöntemler kullanılır. URS kameralı ince bir aletle ureter dediğimiz dış idrar yolundan mesaneye oradanda üreyer borucuklarına girilip taşın lazer kullanılarak arada parçalanması olayıdır.
ESWL, şok dalgalarıyla taşın dışarıdan kırılması durumudur. Laparoskopi ise karın içine 3 tane trokar dediğimiz çubukçuklardan kamera ve diğer aletlerle üreter borucuklarından taşın alınması olayıdır. Tüm yöntemlerin başarısı %80-95 oranındadır.
Taş tekrarının önlenmesi için ne yapılmalı?
Böbrek taşı olan hastaların bazıları gelecekte daha fazla taş oluşturabilir. Taş düşürüldükten veya çıkarıldıktan sonra, nüks riskinin olup olmadığı belirlenmelidir. Bunu yapmak için taşı analiz etmek gerekir.
Nüks riski düşük ise, başka bir taş oluşturma riskini azaltmak için genel yaşam tarzı değişiklikleri yeterli olacaktır. Eğer yüksek bir nüks riskiniz varsa , metabolik değerlendirme denilen bir dizi spesifik kan ve idrar testi yapılır böbrek taşları için metabolik değerlendirme ). Test sonuçlarına bağlı olarak, önleyici tedbirler veya ileri testler önerilir. Bunlar;
1. Daha Fazla Sıvı Alımı

- Her gün 2,5 ila 3 litre su gün boyu eşit olarak tüketilmeli
- Su veya süt gibi pH nötr içecekler seçilmeli
- Her gün 2 ila 2,5 litre olmalı idrar çıkışı olmalı
- İdrar rengi açık sarı olmalı
- Eğer sıcak bir iklimde yaşanıyorsa ya da ağır egzersiz yapılıyorsa kaybedilen sıvı dengelenmelidir
2. Diyeti ayarlama

- Kişilerin bireysel durumuna bağlı olarak, diyet ayarlaması tavsiye edebilir.
- Dengeli ve çeşitli diyetler
- Vitamin takviyelerinin aşırı tüketiminden kaçınılmalı
- Bolca fazla sebze, lif ve meyve (özellikle turunçgiller) yenilmeli
- Yumurta, mercimek, beyaz pirinç, soyulmuş elma, üzüm, karnabahar, kabak gibi oksalatı az yiyecekler yenmeli
- Diyette yeterli miktarda kalsiyum bulundurulmalı (günde yaklaşık 1000 miligram). Bununla birlikte, kalsiyum takviyelerine dikkat etmek gerekir.
- Diyetinizdeki tuz miktarını azaltın (günde 3 ila 5 gram)
- Çok fazla hayvan proteini, özellikle genç hayvanlardan et yenmemli. Bunun yerine, örneğin avokado, karnabahar veya bezelyede bulunan daha fazla bitkisel protein yenilmeli.
- Sağlıklı bir kilo verin (vücut kitle indeksi 18-25 kg / m2 arasında olmalıdır).
3. Yaşam Tarzı Değişikliği
Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek her zaman iyi bir fikirdir.
Haftada 2 veya 3 kez egzersiz yapılmalı
Stresten kaçınılmalı