Testis ve epididim enfeksiyonu erkek üreme sistemi hastalıkları arasında en sık görülenidir. İltihabi bir hastalık olan epididimit, her yaştaki erkekte ortaya çıkabilir ve genellikle etkili bakterilerden kaynaklanır. Cinsel yolla bulaşma riski bulunan epididimit, zamanında teşhis edildiğinde kolaylıkla tedavi edilebilir ve uygun korunma yöntemleriyle önlenebilir. Tedavi edilmediğinde ise ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Epididimit Çeşitleri Nelerdir?
Erkek üreme sisteminin bir parçası olan testisler, erkeklik hormonu salgılamakla ve sperm üretmekle görevli organlardır. Testislerin arka kısmında ise sperm oluşumu, depolaması ve taşıması gibi konularda görev yapan epididimis bulunur. Epididimis, mikroskobik boyutta tübüllerden oluşan bir yapıdır ve erkek üreme sağlığının korunmasına yardımcı olur.
Çeşitli nedenlerle iltihaplanan epididimis, epididimit adı verilen iltihabi hastalığa sebep olur. Kimi vakalarda hastalık sağ veya sol olmak üzere tek bir tarafta gelişebilir, kimi zaman da her iki tarafı da etkileyebilir. Özellikle 15-35 yaş arası erkeklerde görülen epididimit, her yaştan erkeği etkiler ve akut ile kronik olmak üzere ikiye ayrılır.
Akut Epididimit
Kronik epididimite kıyasla çok daha şiddetli geçen akut epididimit, ateş ve bulantı semptomları ile birlikte gözlenir ve genellikle 6 hafta boyunca devam eder. Sıklıkla epididimisin alt kısmından başlar ve testislere doğru hızlı bir şekilde ilerler. Bu durum ise epididimoorşit veya orşiepididimit olarak adlandırılır, zamanında teşhis ile birlikte tedavi edilebilir.
Kronik Epididimit
Kronik epididimit 6 haftadan uzun süreli bir iltihaplanmadır. Bu tür vakalarda testislerde şişlik veya kist oluşumu gözlenebilir. Genellikle çift taraflı gerçekleşir ve sperm kanallarının tıkanmasına neden olur, ilerlemesi halinde kısırlığa kadar varan ciddi komplikasyonlar doğurabilir. Bu nedenle zamanında tedavi edilmesi oldukça önemlidir.

Epididimit Kimlerde Görülür?
Epididimit cinsel yolla bulaşan veya idrar yolu enfeksiyonlarından kaynaklanan iltihabi bir hastalıktır ve özellikle şu durumlarda gözlenir:
- Ağır yük taşımak
- Fazla ıkınmak
- Yakın zamanda prostat ameliyatı geçirmiş olmak
- Mesane tıkanıklığı sonucu prostat sorunu yaşamak
- İdrar yolları ile ilgili sık sık sorun yaşamak
- Korunmasız cinsel ilişkiye girmek
- Kalp ilaçlarını dikkatli kullanmamak
- Sünnet olmamak
- Üriner kateter kullanmak
- Tüberküloz vakaları
Epididimit Belirtileri
Epididimit vakalarında en yaygın gözlenen şikayet, skrotumda (testis torbaları) yaşanan ağrı ve şişliktir. Bu şikayetler iltihabın boyutlarına göre orta veya hafif şiddette olabilir, ilerlemiş vakalarda ise dayanılmaz hale gelebilir. Zamanında müdahale edilmeyen durumlarda ağrı kişinin yürümesine engel olabilir ve nadiren de olsa apse oluşumuyla birlikte gelişebilir. Bununla birlikte çoğu epididimit vakası çok ağrılı olmaz ve özellikle ilk dönemde şişlik, ağrı gibi semptomlar vermez. Ancak bakterilerden kaynaklanan epididimit sorununda idrar yollarındaki iltihap nedeniyle bel soğukluğu gibi diğer cinsel hastalıklar da gözlenebilir, bu durumlarda ek semptomlar ortaya çıkabilir.
En genel epididimit belirtileri ise şunlardır:
- Skrotumda şişlik ve kızarıklık
- Testislerde ağrı
- Sık sık idrara çıkma
- Penisten iltihaplı akıntı gelmesi
- Meniden kan gelmesi
- Kasıklara veya karnın alt kısmına vuran ağrı
- Ateş ve üşüme
- Bulantı ve kusma
Semptomların 6 haftadan uzun süredir devam ediyor olması, kronik epididimit riski taşıdığından en kısa sürede tedavi edilmesi gerekir.
Epididimit Tanı ve Tedavi Yöntemleri
Epididimit vakalarında ilk müdahale fiziki muayenedir. Hasta öyküsü ile birlikte yapılan muayene sonucu idrar kültürü istenir ve ultrasonografi gibi görüntüleme yöntemlerine başvurulabilir. Bu tanılama yöntemleri sonucu epididimit teşhisi konulan hastalarda uygun tedaviye başlanabilir. Epididimit tedavisinde erken teşhis oldukça önemlidir, böylece hastanın daha kısa sürede iyileşmesini sağlar ve komplikasyon riskini azaltır.
Genel olarak uygulanan tedavide ağrı için ağrı kesici ilaçlar, enfeksiyonu önlemek içinse antibiyotik ve antienflamatuar ilaçlar reçete edilir. Bu ilaçların hekimin önerdiği şekilde gerektiği gibi kullanılması önemlidir. Hastalık semptomları iyileşse bile hekimin uygun gördüğü süre boyunca ilaç kullanımına devam edilmelidir. Şişliklere iyi gelmesi adına bölgeye buz kompresi yapılabilir veya tedaviye destek olmak adına suspansuar giyilebilir. İlaç tedavisinin yeterli gelmediği vakalarda ise epididimit iltihabının alınması gerekebilir.
Epididimit Nasıl Önlenebilir?
Epididimit vakalarında enfeksiyon söz konusu olduğu için tedavi sürecini etkileyen pek çok faktör bulunur. Temel olarak daha hızlı bir iyileşme için;
- Hekimin reçete verdiği ilaçların düzenli kullanılması,
- Tam iyileşmeye kadar ağır ve yorucu fiziksel aktivitelerden kaçınılması,
- İstirahat edilmesi,
- Başarısı kanıtlanmamış alternatif yöntemlerin uygulanmaması,
- Stresten ve cinsel ilişkiden uzak durulması gerekir.
Bununla birlikte; hastalıktan korunmanın en iyi yolu cinsel sağlığa dikkat etmek ve önleyici metotları uygulamaktır.
- Kondom kullanımı cinsel yolla geçen hastalıklara karşı koruma sağlar, bu nedenle aktif cinsel yaşamı olan bireylerin kondomsuz ilişkiye girmemesi gerekir.
- Üretral girişimler sırasında temizliğe dikkat edilmesi ve gereken durumlarda antibiyotik kullanımı önerilir.
- Sonda takan hastalar epididimiti önlemek adına antibiyotik ile üriner antiseptik ilaçlar kullanabilir. Ayrıca sonda takma işlemi esnasında gerekli sterilizasyon kurallarına uymak da önemlidir.
Semptomların gözlenmesiyle birlikte acil hekim kontrolü gerekir, bu şekilde epididimitin ortaya çıkarabileceği risk faktörlerinden korunmak mümkün olur.