Priapizm Nedir? Türleri, Tanısı ve Tedavisi

[Toplam: 0 Ortalama: 0]

Nadir rastlanan bir durum olan ve genellikle 30 yaş üzerindeki erkeklerde görülen priapizm herhangi bir cinsel uyarı olmaksızın penisin ereksiyon haline geçmesi olarak nitelenir. Söz konusu ereksiyon hali ağrılıdır ve 4 saati aşan uzun bir zamana yayılır. Priapizmin ortaya çıkmasındaki en yaygın nedenlerden biri orak hücreli anemi hastalığıdır. Hastalığın erken dönemde tedavi edilmesi, erektil disfonksiyon ya da penis hasarı da dahil olmak üzere ortaya çıkabilecek ciddi sorunların önlenmesini sağlar.

Priapizm Nedir?

En temel haliyle “uzun süreli ereksiyon hali” olarak tanımlanabilecek olan priapizm ağrılı gelişen bir durumdur ve herhangi bir cinsel uyarı olmadan ortaya çıkabilir. Sancılı bir süreç olması nedeniyle erkeklerin hayatımı olumsuz olarak etkiler. Ortaya çıkması halinde acil olarak doktor müdahalesi gerekir, çünkü tedavi edilmediği durumlarda penis enfeksiyonu, iktidarsızlık ya da cinsel fonksiyonlarda bozukluk yaratabilir. En sık görüldüğü yaş grupları 5 ila 10 yaş arasındaki çocuklar ve 20 ila 50 yaş arasındaki yetişkinlerdir. Kalıcı sertleşme gibi bir problemi de beraberinde getirebilecek olan priapizmde kanın penise toplanması fakat geri boşalmanın gerçekleşmemesi söz konusudur.

priapizm

Priapizm Neden Olur?

Priapizme neden olan alttaki faktörlerin tespit edilmesi çoğu zaman mümkün değildir. Buna rağmen priapizmin en yaygın nedeni orak hücreli anemi hastalığı olarak kabul edilir. Orak hücreli anemi dışında lösemi, multiple myeloma ve talasemi gibi kan hastalıkları da priapizme neden olabilir.

Priapizm ilaç kullanımına, travmalara ya da altta yatan farklı hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkabilecek bir hastalıktır. Priapizme neden olabilecek ilaçların listesi şu şekilde yapılabilir:

  • Alprostadil, fentolamin ya da papaverin gibi sertleşme bozukluklarının tedavisinde kullanılan ilaçlar,
  • Fluoksetin, sertralin ya da bupropion gibi antidepresan ilaçlar,
  • İyi huylu prostat büyümesi ya da hipertansiyon gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan ve alfa blokerler olarak adlandırılan prazosin, tamsulosin, terazosin ve doksazosin gibi ilaçlar,
  • Hydroxyzine, zyprexa, risperdal ve benzeri anksiyete ya da psikotik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar,
  • Warfarin ya da heparin gibi kan sulandırıcı ilaçlar,
  • Testosteron ya da gonadotropin gibi hormon tedavisinde kullanılan takviyeler,
  • Atomoxetine gibi hiperaktivite bozukluğu ve dikkat eksikliği tedavisinde kullanılan ilaçlar.

Priapizm ilaç kullanımının dışındaki nedenlere bağlı olarak da gelişebilir. Bu nedenleri ise şu şekilde listelemek mümkün:

  • Alkol, kokain, marihuana ve benzeri zararlı maddelerin kullanım,
  • Omurilik yaralanmaları,
  • Penis ya da penis ile anüs arasında meydana gelen genital bölge travmaları,
  • Yılan ya da örümcek sokması ve benzeri zehirli enfeksiyonlar,
  • Sifiliz ya da spinal kord travmaları gibi penisi tutan kanserler,
  • Amiloidoz ve gut gibi metabolik hastalıklar.

Priapizmin altta yatan kesin nedeninin tespit edilmesi, tedavi sürecinin planlanabilmesi açısından büyük önem taşır.

Priapizm Türleri Nelerdir?

Priapizm en temelde iskemik ve noniskemik priapizm olmak üzere ikiye ayrılmakla birlikte, tekrarlayan priapizm de üçüncü bir tür priapizm türü olarak değerlendirilir. Bu priapizm türlerinin detayları ise şu şekilde:

İskemik Priapizm

Düşük akımlı ya da yavaş akımlı priapizm olarak da bilinen iskemik priapizm, priapizm hastalığının en yaygın türüdür. Bu tür priapizmde kan penise dolar fakat geri boşalamaz. Orak hücreli anemi ya da lösemi bu durumun en yaygın nedeni olarak kabul edilmekle birlikte, nedenini kesin olarak bilmek mümkün değildir. Sertliğin 6 saat süreyle devam etmesi, tedavi edilmemesi ve penise dolan kirli kanın uzun süre kalması durumunda sertleşme bozuklukları ve penis hasarı da dahil olmak üzere ciddi problemler ortaya çıkabilir.

Noniskemik Priapizm

Yüksek akımlı priapizm olarak da adlandırılan noniskemik priapizm, iskemik priapizme oranla daha nadir görülür. Penisteki kan akışının düzensizliği olarak nitelenebilecek olan bu <strong>priapizm</strong> türünde sertleşme olmasına rağmen ağrı azdır ya da hiç yoktur. Yani iskemik priapizme göre hem sertleşme hem de ağrı bakımından daha hafif seyreder. Yaygın nedenleri arter-ven fistülü ve penis ya da perine bölgesinde meydana gelen künt travmalar olarak kabul edilir.

Stuttering Priapizm

Tekrarlayan priapizm olarak da nitelenen bu priapizm türünde orak hücreli anemi yaygın neden olarak kabul edilmekle birlikte, alyuvar şekillerindeki bozukluğa bağlı olarak penis damarlarında tıkanıklık meydana gelmesi de hastalığın nedenlerinden biri olarak değerlendirilir. Tekrarlayan priapizmde ereksiyon hali ara ara meydana gelir ve kısa sürer. Fakat zaman içerisinde ereksiyon süreleri uzamaya başlar ve sertlik kalıcı hale gelir.

Priapizm Belirtileri Nelerdir?

İskemik priapizmde ve noniskemik priapizmde ortaya çıkan belirtiler birbirinden farklı olabilir. Bu iki durumda ortaya çıkabilecek belirtiler şunlardır:

  • İskemik Priapizm: Cinsel uyarıcı olmaksızın ereksiyonun 4 saatten fazla sürmesi, ereksiyonun ağrılı olması, ereksiyonun süresinin artması ile birlikte ağrının şiddetlenmesi ve penis gövdesi sertken uç kısmın yumuşak olması.
  • Noniskemik Priapizm: Cinsel uyarıcı olmaksızın ereksiyonun 4 saatten uzun sürmesi, penis gövdesinde ağrısız ve hafif sertlik.

Ereksiyon halinin 4 saatten uzun sürmesi ciddi problem riskini barındırır. Bu yüzden acil olarak bir doktora görünmek gerekir.

Priapizm Tanısı Nasıl Konulur?

Priapizmde tedavi sürecinin planlanabilmesi için öncelikle priapizm türünün tespit edilmesi gerekir. İskemik priapizmde tedavi gerekliliği acildir fakat noniskemik priapizm için daha farklı bir tedavi süreci izlenebilir. Priapizm tanısında başvurulabilecek yöntemler şunlardır:

  • Hastanın tıbbı öyküsünün dinlenmesi ve fiziki muayene gerçekleştirilmesi (bu süreçte hastanın kullandığı ilaçlar hakkında bilgi alınır ve genital bölgedeki tümör ya da travmalar değerlendirilir),
  • Priapizmin iskemik mi yoksa noniskemik mi olduğunun anlaşılması amacıyla kan gazı ölçümü,
  • Orak hücreli anemi ya da benzeri sorunların varlığının tespiti ve kandaki alyuvar ve trombosit miktarının tespiti için kan testleri,
  • Priapizmin türünü anlamak, travmaları görüntülemek ve penisteki kan akımı ile birlikte penisin iç yapısını değerlendirmek amacıyla penil renkli doppler ultrasonografi,
  • İdrar numunesi üzerinden gerçekleştirilen toksikolojik testler.

Priapizmin türü ve altta yatan nedenlerin tespit edilmesi, kişiye özel olarak en uygun tedavi sürecinin planlanmasını sağlar.

Priapizm Nasıl Tedavi Edilir?

İskemik priapizmde tedaviye acil olarak başlanması gerekirken, noniskemik priapizmde böyle bir aciliyet söz konusu değildir. Noniskemik priapizmin geliştiği durumlarda normalde ilk hamle hastalığın takip edilmesidir. Çünkü hastalığın kendiliğinden geçmesi ihtimal dahilinde kabul edilir. Bu süreçte buz uygulaması ya da embolizasyon gibi yöntemlerle de ereksiyonun sonlandırılması mümkündür. Yırtılmış bir atardamar bulunması durumunda ise bu damarın cerrahi olarak bağlanması gerekir.

Priapizmin iskemik olduğu durumlarda uygulanacak tedavi yöntemleri biraz daha farklıdır. Bazen yalnızca penisten kirli kanın boşaltılması yeterliyken, bazen de bu tedaviye ilaç tedavisi eşlik edebilir. Bu iki yöntemin uygulanamayacağı durumlarda ise cerrahi müdahale gereklidir. Bu tedavi yöntemlerinin detaylarını şu şekilde sıralamak mümkün:

Penisten Kirli Kanın Boşaltılması

Penisten kirli kanın boşaltılması işlemi bir enjektör yardımıyla gerçekleştirilir. Kirli kanın boşaltılması sırasında steril izotonik kullanılarak peniste bir yıkama işlemi de yapılır. Bu işlem tek bir kez yapılabileceği gibi, hastanın ereksiyon hali ve ağrıları sonlandırılana dek birkaç kez tekrarlanabilir. Operasyon sırasında lokal ya da genel anestezi gerekmez. Operasyon sonrası enfeksiyon oluşumuna karşı koruma sağlamak adına antibiyotik tedavisine başlanabilir.

İlaç Tedavisi

Penisten kirli kanın boşaltılması işlemi bir enjektör yardımıyla gerçekleştirilir. Kirli kanın boşaltılması sırasında steril izotonik kullanılarak peniste bir yıkama işlemi de yapılır. Bu işlem tek bir kez yapılabileceği gibi, hastanın ereksiyon hali ve ağrıları sonlandırılana dek birkaç kez tekrarlanabilir. Operasyon sırasında lokal ya da genel anestezi gerekmez. Operasyon sonrası enfeksiyon oluşumuna karşı koruma sağlamak adına antibiyotik tedavisine başlanabilir.

Cerrahi Müdahale

Yukarıdaki işlemlerin ereksiyonu dindirmek konusunda yetersiz kalması, cerrahi müdahaleyi gerektirir. Genel anestezi ya da spinal anestezi yöntemiyle yapılabilecek olan müdahalelerde penisten kirli kanın cerrahi olarak boşaltılması söz konusudur. 24 saatten süren priapizm vakalarında genellikle cerrahi müdahale gereklidir. Cerrahi müdahale sonrasında hastalarda ereksiyon problemleri yaşanabilir. Ayrıca priapizmin nedeni orak hücreli anemi ise, hastalığın tekrarlamaması için koruyucu önlemlerin alınması gerekir.

 

Bütün bir tedavi sürecinin kişiye özel ve uzman bir hekim tarafından planlanması, oluşabilecek muhtemel sorunları ve hastalığın tekrarlama riskini minimize eder.

Prof. Dr. Abdullah ArmağanÜroloji Uzmanı

Benimle iletişime geçmek, bilgi veya randevu almak için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz. Koordinatörümüz en kısa sürede sizi arayacaktır.

Randevu almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz?